25 Haziran 2019 Salı

BİR YORGUNLUK


Bir ömür zamanla nasıl heba edilir? Ya da doğru soru gülmeleri zamanla nasıl azalır, neden azalır. Bu gülmeleri azaltan şey bulunup imha edilse tekrar yerine gelir mi o samimiyet? Hayatta belli noktalar oluyor hani bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak düşüncesinin beyni tırmaladığı gibi. Olmaz çünkü bilirsin bir umut bir kurtarıcı bir mucize beklersin ama gelmez. Beklenen bir şey genelde gelmez zaten. Bir şeylere devam edebilmek için insan kendi içinde o gücü, motivasyonu bulmak zorunda. Sabah işe geldiğimde yüzde on şarjım kaldı diye ofurdanıp pofurdandım. Ve böyle gitmez dedim. Gitmez çünkü kendi asık suratımdan hoşlanmıyorum. Şebo diyor ya artık kısa cümleler kuruyorum diye, galiba kısa cümleler kurmaya başlama zamanı çoktan geldi. Artık belirsiz, saçma, mantıksız durumlar yaşamak istemiyorum. Hani yaşlılar diyor ya kafam götürmüyor diye, aynen onun gibi. Ben artık derslerime çalışayım, çokça kitap okuyayım, rüzgara karşı değil onunla birlikte saçlarımı savurayım ve omuzumdaki yükleri atayım istiyorum. Aklım devamlı meşgul olmasın istiyorum. Sanırım en çok ihtiyacım olan şey huzur. Onu bulursam ellerinden sıkı sıkı tutacağım. Bu bir yorgunluk, bitkinlik, bezmişlik yazısıydı sevgili okuyucu. Ne diyelim bu hale gelmeme sebep olan başta kendim, kendi düşüncelerimden sonra da insan ögesinden kurtulmam dileğiyle…  
Bir Tavsiye: Yüzyüzeyken Konuşuruz- Kendi Evimde Deplasmandayım

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder