Anın tekerrür
ettiğini fark ettiğiniz an, döngüye girdiğinizi de fark etmişsiniz
demektir. Ve bu döngü artık size ve bu
döngü içinde olan diğerlerine zarar vermeye başladığında en güzeli döngüye son
vermektir. Bir yere varamayacağınızı ve boşa vakit kaybettiğinizi anladığınızda
moraliniz bozulur. Son zamanlarda bendeniz böyle bir döngü içinde olduğumu
hissediyorum. Kendim olmak dışına çıkmak zorunda kaldığım, boş araştırmalara
girip, aklımı ve enerjimi bir arap saçına dönüştürdüğüm bu durumdan yeterince
rahatsız olduğumu biliyorum. Gözlerim camdan dışarı dalıp daha sonra camımın
önündeki fesleğene takılıyor ve bana yeterli mutluluğu verdiğini görüyorum.
Hayatta başaracağım çok şey var, ben fark ettim ki kendi döngümde mutluyum,
yani yerini seven bir çiçek gibi başka yere konulmak istenince yapraklarım
sararmaya başlıyor. Ne istediğimi neyle nasıl mutlu olacağımı bildiğimden
belirsizlik, sürünceme, tutarsızlık zaten sabırsız bir bünyeye sahip olan bana
iyice sıkıntı veriyor. Tepkisiz değilim ama içime atıyorum, susmuyorum ama anlatamıyorum. Sonuç olarak sevgili okuyucu hayat bizlere
devamlı bir şeyleri seçtirmek durumunda bırakıyor, her seçim de bir şeyden
vazgeçmeyi gerektiriyor. Siz bir şeye karar vereceğiniz zaman kendiniz olmaktan
vazgeçmeyin yeter. Kendi değerinizi bilin, istediğinizde neler
başarabileceğinizi kendinize hatırlatın, içinde bulunduğunuz döngüden çıkın.
Kitap okuyun, neleri sevdiğinizi keşfedin, bir müzik aleti çalmaya çalışın,
sizi diğerlerinden ayıracak yaparken kendinizi iyi hissedeceğiniz o şeyi bulun.
Kendinizi insanlara ve gelmemiş durumlara bağlamayın. Şöyle olursa yaparım, o
olsaydı olurdu demeyin siz başlayın o zamanda, o kişide zamanı geldiğinde
hayatınıza gelecektir. Önemli olan sizin içinizde kendinizle olan savaşı
bitirmeniz ve beyaz bayrağı sallamanız. Umuyorum hayat sizlere ve bana
istediklerimizi en güzel şekilde verecektir. İnanın hep umut edin, her şey
güzel olacak.
Bir tavsiye: Turgut
Uyar-Denge
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder