30 Kasım 2018 Cuma

PENCERE


Bundan üç sene kadar önce yüksek duvarlar diye bir yazı yazmıştım. Yazıda bir hikaye vardı. Çok büyük bir kale içinden çıkmayan kahramanımız kendi isteğiyle kalenin kapısını açıp kendine doğru koşuyordu. Aradığını bulamamış ve çok yorgun olduğundan sanıyorum kahramanımızın kalesine dönme vakti geldi. O sandı ki kırılan duvarları arasından çiçekler çıkar. Oysa ki bütün duvarlarını yağmurlar ıslattı. Yağmuru o kadar seviyordu ki şikayet bile edemedi. Hiç ölmez sandı içindeki inanç, herkes, herkes gibi olamazdı çünkü olmuyormuş. Gerçekten olmuyormuş. Büyük bahçeler gördü küçücük saksılarda hepsini elleriyle suladı, hepsini elleriyle kuruttu. Siyahı bu kadar sevmese her şey bu kadar siyah olur muydu hiçbir zaman bilemedi. Garip bir sükûnet ile hepinize el salladı ve kaleden içeri girip kapısını kapattı, perdeleri çekti. Bundan sonra ne olur, tekrar kapısını açıp yeşile doğru koşar mı bilinmez. Ölmeyi beklemek kadar uzun ölüm kadar kısa…
Birhan Keskin-Taş Parçaları/XXII

Bir Tavsiye: Levent Yüksel-Yas

25 Kasım 2018 Pazar

BAJRANGI BHAIJAAN

Size bu Pazar gününüzü güzelleştirecek bir film tavsiyesi yapacağım sevgili okuyucu, geçen günlerde televizyonda yayınlanmış fakat ben seyretmemiştim dün seyretme imkanı buldum. 'Sevginin Gücü (Bajrangi Bhaijaan'. Film konuşamayan altı yaşındaki Pakistanlı bir kız çocuğunun tedavi olmak için Hindistan'a gelmesi ve burada kaybolması ile başlıyor, daha sonra yolu Bajrangi ile kesişen kızın ve Bajrangi'nin başından geçenler anlatılıyor. Film hem dram hem komik ama asıl olanı bize gösterdiği yer sevginin din, ırk, dil gibi hiç bir değerle önünün kapatılamayacak olması. Günlük ve hızlı akış içinde belki de birbirimizden en çok saklayıp sakındığımız duygu sevgi, artık her şey o kadar sığ ki birini anlamaya çalışmak, ona değer vermek, tanımaya çalışmak yorucu geliyor. İlişkiler statü, zenginlik, güzellik/yakışıklılık, kullanma, hayat kolaylaştırma, reklam gibi amaçlarla yapıldığı için kimse sevgi ve hayat arkadaşlığı, kanat olmayı düşünmüyor. Sonra boşanma oranları evlenme oranlarını geçiyor veya ortaya bir sürü meşru olmayan ilişki çeşidi çıkıyor. Bunlar üzücü, yıpratıcı ve inanç kırıcı. Emin olmak, güvenmek, yarı yolda kalmayacağını düşünmek de zor. Umarım karşınıza sevgiyi tüm göğüs kafesinizde hissettirip gözlerinizde ışığını yayan insanlar girer. Ve sevginin gücünü her zorlu yokuşta hissedersiniz. İyi Pazarlar olsun.
Sakin Pazar Tavsiyeleri:
Adele-Someone Like You
Bülent Ortaçgil-Sana Geldim
Hümeyra-Kördüğüm
Ceylan Ertem-Kovdum
Tuna Kiremitçi&Özge Fışkın-Bana Sebepsin

Hande Mehan-Beni Güzel Hatırla

15 Kasım 2018 Perşembe

Afife Teyze


Sınavlarım bitene 
kadar yazı yazmayacaktım aslında ama bugün seyrettiğim bir video o kadar hoşuma gitti ki bunu paylaşmam lazım dedim kendi kendime. O kadar güzel ki Afife Teyze,tavrı, kitapları anlatışı, insanın ‘telefonunu ver teyzem biz konuşalım’ diyesi geliyor. Aslında kitap okumayı seven çoğunluğun yaşadığı bir sorun bu, yani okuyorsun ama onun hakkında uzun uzun konuşmanın tadı çok ayrı, onu yakaladığımız insan sayısı da çok az maalesef. Ben o dönemimi lisede bıraktım sanıyorum çünkü o zaman edebiyat sohbetlerinin, yapılan seviyeli tartışmaların, hocalarımızın ayrı bir yeri vardı. Okumayı seven sevdiren çok güzel eğitimciler tanıdım. İyi ki dediğim güzel zamanlardı. Şimdi sizinle  Afife Teyzenin minnoş videosunun küçük bir kısmını paylaşacağım uzun versiyonunu da bulabilirsiniz. Sınavları olan tüm herkese kolaylıklar diliyorum. Bildiğiniz sorular çıksın inşallah. 





8 Kasım 2018 Perşembe

SİYAH


Cenazeyi toprağına teslim ettikten sonra aklıma Turgut Uyar’ın Palyaço şiiri geldi, daha doğrusu yazmasa ağlayacağı kısım geldi. Böyle zamanlarda olmadık şeyler geliyor insanın aklına. Bir fırsat bulup şiiri tekrara okudum, o kadar güzel ki. İnsan kendini tutuyor bir süre, ağlamıyor. Bilmiyorum belki etrafında çok ağlayan olduğundan belki de hiç ağlayan olmadığından. Arkadaşların geliyor, üzüldüğünü görüyorlar ama ne için üzüldüğünü göremiyorlar. ‘Üzülme, üzme kendini’ deyip elini tutup sarılıyorlar. Yanındalar ama yanında oldukları zaman kadar yanındalar biliyorsun yine de onlara teşekkür ediyorsun çünkü o anda olsa iyi hissediyorsun. İnsan insana lazım demiş bir bilen galiba bu zamanlar için söylemiş.

Gitmek istemediğini biliyordum, istemeye istemeye gömüldü biliyorum. Ama yaşarken yaptıkları mı ona toprağın altında bir yuva yaptı? Sanırım öyle oldu. Nasıl yaşarsan öyle ölürmüşsün. Artık öyle olsaydı böyle olurdu, eğer, keşke demenin en faydasız olduğu andayız. Şimdi ne giyilen siyahlardan ne dökülen yaşlardan ne de ardından söylenenden haberi var. Haklı gitti. Hep öyleydi hep öyle sandı hep öyle sansın. Kendinde hata aramayacak kadar bencil olanın da vicdanını sürekli sorgulayanın da sonu aynı yer değil mi, tek farkı ardından söylenen ve ölü bile olsa yüz ifadesi.. Artık iyidir. Umarım artık iyidir. Söyleyecek ne kaldı. Hiç.

Palyaço söyledi ben yazdım
Yazdım, yazmasam ağlayacaktım.

Bir Tavsiye: Grup Abdal-Şifa İstemem Balından

1 Kasım 2018 Perşembe

KENDİNE YAKIŞAN!

Yukarıdaki ekran görüntüsü bugün Sıla'nın şiddet görmesine tepki olarak Aşkım Kapışmak tarafından yazılmış, sadece Aşkım Bey değil bir çok sanatçı, ünlü veya ünlü olmayan insan olmaya istekli herkes bu konuda tepkilerini, fikirlerini beyan etti. Aslında olay kişiler değil, olay olamamış karakterlerin, gelişmemiş beyinlerin, kendini oldum sanıp aslında içi bomboş olan, gazla çalışan, dışarıda başka evde başka adamların inat, hırs, kabullenememe ve iyi niyetten yoksun hallerini nasıl kontrol edeceklerini bilemiyor oluşlarıdır. Zarar vereyim de nasıl vereyim, üzeyim canını sıkayım ben egomu, öfkemi nasıl tatmin edeyim gibi hastalıklı düşünceleridir. Aslında acınacak halde olan bu eril bireyler maalesef kendi hallerini ve ne duruma düştüklerini hiç bilemezler çünkü hatayı kendilerinde aramak veya kendilerini ölçüp tartmak gibi özelliklerden yoksundurlar. Rabbim bu karakterde olan dışı pasparlak içi simsiyah olan insanlardan korusun hepimizi, ve bilsinler ki her şeyin üzerinde bir koruyucu vardır. İnsanlığa olan güven ve inancımızı her geçen gün daha çok kaybediyor oluşumuzsa hepimizin yarası, sonumuz iyi olur inşallah. Güzel sevilmek herkese nasip olmuyor. Karşınıza sizi güzel seven, merhametli, Allah korkusu olan insanlar çıksın. Güzel günler görmemiz dileğiyle..
Bir Tavsiye: Ezginin Günlüğü-Herkes Gibisin, 
             Adamlar- Utanmazsan Unutmam