18 Eylül 2018 Salı

BU HAVA


Kulağımda 'bu havada gidilmez' çalarken Konya sınırlarından içeri girdik. Bundan on bir sene önce taşındığımız Kütahya'ya kısa bir gezi yaptık. Kütahya'nın suyundan içen bir gün geri dönermiş efsanesi gerçek gibi görünüyor. Yıllar önce gördüğüm yerler, kapısından girdiğim okullar, pazarına yürüdüğüm yollar hepsini yıllar sonra görmek insana kendini hem garip hissettiriyor hem de mutluluk veriyor.

Aynı zamanlarda uzaklaştığımız şehre tek başıma dönüyorum. Yollar yine uzun ama ayrı. Aynı şiirde olduğu gibi;

Sen geceyi tutuyorsun ben nöbetini
Uzak dağ kışlalarında
Görmüyoruz birbirimizi
Usul usul sis iniyor
Kopmuş yollara
Işığı hafif uykusu ağır koğuşlarda üzerini örtüyorum senin..

Yıllar geçse de bizi biz yapan bütün her şey anılarımız, o yollardan geçen her adımımız, yaşadığımız, öğrendiklerimiz, her bir parçamızı ayrı bir yere bıraktığımız şehirler, arkadaşlıklar bütün bunlar bizi bugüne getiren, bizi oluşturan bütün unsurlar. Neticede karşımıza bizi daha iyiye götürecek insanlar çıkarsın ve doğru zamanda doğru yerde olmayı nasip etsin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder