Uzun zamandır
geçirdiğim zor zamanların üzerine eklenmeler devam ediyor sanki. Evet sınav,
dünyaya gelme amaçlarımızdan birisi bu değil mi? Zorluklarla nasıl başa çıktığımız
bizi oluşturan temel şeylerden biri, belki de en önemlisi. Baş edeceğiz,
uğraşıp iyiye güneşe doğru yüzümüzü dönmeyi başaracağız. Bilmiyorum hani “let
her go” diye bir şarkı var ya olmadığında anlarız diyor, gittiğinde. Sağlıkta öyle
belki hiç eskisi gibi olmayacak başka bir olgunluk katıyor insana her damla ile
daha bir kabulleniş sonra geriye dönüp bakıyorsun. Ne oldu, neler yaşandı, ne
öğrendim, kimler kaldı yanımda, hangi tepeleri aştım, hangi sularda boğuldum
diye. Ben güzel yaşadım yani beni seven bir ailem var en başta, belki
hayatımdaki en kıymetli olan kardeşim var asla yeri değişmeyecek ne kadar
kızsam ne olursa olsun koşulsuz kucaklayacak kucaklayacağım. Okul hayatım
boyunca eğlenceli sınıflarda oldum, çok güldüm doyasıya kahkaha attım. Çok sevdim,
çok sevildiğimi sandım. Arkadaşlıklar konusunda pek şansım olmadı. Hiçbir zaman
gözüm kapalı bir şeylere atlamadım biraz fazla düşündüm belki bilmiyorum bazen
çok koruyucu oldum ama faydasını da gördüm. Çoğu kez de yalnız kaldım. Yalnızlığı
sevdim. Kendimi geliştirmek için uğraştım, çok okudum ama daha çok okumalıydım.
Sanatı ve onunla ilgili olan her şeyi çok sevdim. Aslında çok garibime giden
bir şey yaşadım kitap gibi açık kendini anlatabilen beni, beni sevenlere sorsam
anlatamazlar. Bunu çok kez deneyimledim. Yani en sevdiği renk, dizi, kitap, film,
hayalleri ne bu kızın, ne yapmak istedi, ne hissetti aslında ne anlatmak istedi
diye beni çok sevdiğini söyleyenlere sorsalar bunlara cevap veremezler niye
bilmiyorum ama anlamaya çalışmayan anlamıyor ya da tanımıyor bilmiyorum. Sen şunu
çok seversin diye düşünülmüyor. Herkes çok meşgul sanırım. Her neyse artık
birilerinden bir şey bekleme zamanı değil. Kendi kendimi ayağa kaldırma zamanı,
eğer bir şansım daha olursa boşa vakit harcamak yok. Kendime söz.
Bir Tavsiye:
Sima- Her şeye rağmen
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder