22 Mayıs 2017 Pazartesi

NO!


Günlük yaşantımız içerisinde farkında olmasakta küçük büyük yüzlerce karar veriyoruz. Kafamızı meşgul edenlerse daha çok hayatımızı etkileyeceğini bildiğimiz kararlardır. Gece kafamızı yastığa koyduğumuzda ise vicdanımızı etkileyen öyle yapmasaydım, böyle deseydim/demeseydimli kararlardır. Bir kere en önemlisi iyi veya kötü bir kararda olmalı, onun dışında da bu verilen kararın arkasında durmamız gerekir. Burada da en önemli faktör sunulan tekliflere, fikirlere ve yöntemlere objektif bakabilme yetimizi geliştirerek hayatımıza dahil etmemiz veya etmememiz. Yani istemediğimiz durumlarla veya bize yanlış gelen fikirlere, tekliflere 'hayır' diyebilmemiz gerekir. Hayır diyememek büyük bir çoğunluğun yapamadığı ve farkında olmadan üzerimize soyut olarak yük yüklediğimiz bir olay. Bunun en büyük sebeplerinin başında iyi niyet dozunu aşmak, dışlanmak korkusu, hayır dediğimizde sanki kötü ve bencil bir insan olacağımızı bize hatırlatan bilinçaltımız. Bu durumu biraz olsun aşmanıza yardımcı olacak bir kaç öneri sunmak istiyorum. Öncelikle kendinize şu soruları sorun;

*Ben ne istiyorum?

*Neler, kimler beni mutlu eder?

*Değerlerim, sınırlarım nedir?

*Kimler için ne ölçüde esneyebilirim?

Bu sorulara verdiğiniz cevaplar büyük ölçüde seçimlerimizi oluşturacak, dolayısıyla seçimlerimizde hayatı nasıl yaşayacağımızı oluşturacak, başkalarının planlarına dahil olmayacağız. Yani sakince düşünerek, bizden gerçekten ne istenildiğini düşünerek karar verebiliriz.

Önemli olan, sebeplerini -yine nezaketten ödün vermeden- açıklayarak hayır demeyi öğrenebiliriz. Biraz vicdan biraz 'bu lüzumsuz bir harekettir fikri', birazda ahlaki değerlerin oluşturduğu hayat görüşümüz bir araya geldiğinde doğru kararlar bize karşıdan el sallamaya başlacaktır.

Önceliğinizin her zaman en çok sevdikleriniz olduğu, verdiğiniz kararlardan pişmanlık duymadığınız, güzel kalbinizi her şartta koruduğunuz bir ömrünüz olması dileğiyle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder